Enflasyon Tüketim Alışkanlıklarını Değiştiriyor: Tüketici Artık Daha Seçici

04.08.2025 - Pazartesi 12:02

2025 yılında küresel ve yerel ekonomik gelişmelerin etkisiyle Türkiye’de enflasyonist baskılar hâlen sürüyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Temmuz ayı verilerine göre, yıllık enflasyon %57,4 olarak gerçekleşti. Bu oran, temel tüketim maddelerinde ciddi fiyat artışlarını beraberinde getirirken, vatandaşların alışveriş alışkanlıklarında da dikkat çekici değişimlere yol açtı.

Son dönemde yapılan birçok tüketici anketi ve sektör raporu, halkın harcama tercihlerini yeniden şekillendirdiğini ortaya koyuyor. Öncelikle temel ihtiyaçlara öncelik veriliyor. Giyim, elektronik ve eğlence harcamaları ikinci plana atılırken, gıda, temizlik ürünleri ve kira gibi zorunlu giderler bütçenin büyük bir kısmını oluşturuyor. Bu durum, hem perakende hem de üretim sektörlerinde dengeleri değiştiriyor.

Özellikle gıda enflasyonu tüketici davranışlarını belirlemede önemli bir faktör haline geldi. TÜİK verilerine göre, son bir yılda kırmızı et fiyatları %92, süt ve süt ürünleri %78, sebze ve meyve fiyatları ise ortalama %64 oranında arttı. Artan maliyetler karşısında tüketici daha uygun fiyatlı ürünleri tercih ederken, yerli markalara olan ilgi artış gösterdi. Ayrıca, indirim marketleri ve toptan satış mağazaları yüksek gelir grubundaki tüketicilerin bile uğrak noktası haline geldi.

Tüketicilerin bir başka stratejisi ise ürün stoklamak oldu. Özellikle sabun, deterjan, yağ gibi fiyatı sık değişen ürünlerde vatandaşlar kampanyaları takip ederek toplu alım yapmayı tercih ediyor. Öte yandan, lüks tüketim mallarında satışlar düşerken, ikinci el piyasası önemli ölçüde canlandı. İkinci el elektronik ürünler, mobilyalar ve giyim ürünleri için açılan dijital platformlar son dönemde ciddi bir trafik artışı yaşadı.

Perakende sektöründeki bu dönüşüm, firmaların da strateji değiştirmesine neden oldu. Markalar artık daha küçük ambalajlı ürünler sunarak tüketiciye ulaşmaya çalışıyor. Ayrıca fiyat-performans odaklı kampanyalar, mobil uygulamalardan yapılan indirimli alışveriş seçenekleri ve sadakat programları da firmaların yeni odak noktaları haline geldi.

Tüm bu gelişmeler, tüketicinin alışveriş kararlarını artık sadece ihtiyaç doğrultusunda değil, aynı zamanda fiyat dalgalanmalarını öngörerek verdiğini gösteriyor. Ekonomistler, bu davranış değişikliğinin uzun vadede kalıcı olabileceğini belirtiyor. Özellikle gelir artışı enflasyonun gerisinde kaldıkça, tüketicinin riskten kaçınma ve tasarrufa yönelme eğiliminin devam edeceği öngörülüyor.

Uzmanlar, bu süreçte enflasyonun kontrol altına alınmasının yalnızca para politikalarıyla değil, aynı zamanda üretim maliyetlerini düşüren yapısal reformlarla da desteklenmesi gerektiğini ifade ediyor. Tarım ve enerji gibi stratejik alanlarda atılacak adımlar, hem fiyat istikrarını sağlamada hem de tüketicinin yükünü hafifletmede kritik rol oynayacak.

YORUM YAZ

Yorum Yazabilmek İçin Lütfen Giriş Yapın.